Şehitlere Ait Hükümler
Şehit, Allah-u Zülcelâl yolunda canını feda eden müslüman demektir. Harpte öldürülmüş olan, haksız yere öldürülen ve bundan dolayı varislerine dayalı diyet olarak bir mal verilmesi gerekmeyen, kimseler de şehiddir. Şehit olan kimseler yıkanmazlar. 

Bu şehitlerin Allah-u Zülcelâl'in katında dereceleri pek yüksektir. Hak yolunda şehit olanlar, mahiyetini bilemediğimiz bir hayata sahiptirler. Bunların bu özellikleri ve seçkinliklerinden dolayı, ayrıca yıkanmaları gerekmemekte ve kanlı elbiseleri kendileri için bir seçkinlik nişanı olmaktadır. Bu sanki bir ibadet eseridir, giderilemez. Ancak dışarıdan bir pislik değmiş ise o giderilir. Bir de kefen olmaya elverişli bulunmayan kürk, paltı, ayakkabı ve kalpak gibi kaba şeyler üzerinden alınır. Zırhı ve silahları da çıkarılır. Geri kalan elbiseler sünnet miktarından fazla ise azaltılır. Elbiseleri noksan ise sünnet miktarına çıkarılır. 

Bu, İmam-ı Âzam'a göredir. İmam-ı Ebu Yusuf ve İmam-ı Muhammed'e göre, bu şekilde öldürülmüş bir Müslüman, henüz mükellef ve temiz bulunmamış olsa da ona yine aynı işlemler yapılır. "Savaş halinde öldürülen buluğ çağına ermemiş Mülsüman çocuk veya cünüb bulunmuş olan bir İslam askeri gibi." (Üç imama göre, böyle bir şehit yıkanmayacağı gibi, üzerine namaz da kılınmaz. Uygun görülen elbisesi le gömülmesi gerelir.) 

Suda boğulan, ateşte yanan, enkaz altında kalan, veba, taun, ishal, sıtma gibi hastalıklardan biri veya akrep sokması ile ölen; nifas halinde, gurbet yolunda, gurbet ilinde veya ilim yolunda veya cuma gecesinde ölen bir Müslüman da şehit hükmündedir. 

Şafii mezhebinde ise sadece düşmanla harb ederken ölen Müslüman kimse şehid hükmündedir. Bunların dışında olan kimseler, her ne kadar şehid faziletinde iseler de yıkanırlar. 

Kaynak: Büyük İslam İlmihâli
Müellif: Seyda Muhammed Konyevi (k.s) Hazretleri