MESTLER ÜZERİNE MESHETMEK
Mestler üzerine meshetmek, abdestte ayakları yıkamanın yerine geçmektedir. Mest, ayak topuklarını kapsayacak biçimce ağaya giyilen deri ve benzeri şeylerden yapılmış olan ayakkabıdır. Dört mezhebe göre de mset, bir ruhsattır. Yolculuk ve ikamet esnasında erkek ve kadınlar için caizdir. Bilhassa kış aylarındaki soğuklarda ve yolculuklarda, insan için çok büyük bir kolaylıktır.
Mestleri mesh etme hakkında bir ayet olmadığı için, sünnet ile sabit olmuştur. (Bidayetü'l-Müctehid, 1/17; el-Kavaninu'l-Fıkhiyye, 38)
Saffan bir Asal şöyle anlatmıştır: "Hz. Peygamber sallallâhu aleyhi vesellem bize dedi ki: 'Abdestli olarak giyindiğiniz takdirde eğer yolculukta iseniz, üç gün üç gece, ikamet ediyor iseniz bir gün bir gece müddetçe mestler üzerine meshedebilirsiniz. Ve ister küçük isterse büyük abdest dolayısıyla onları çıkarmayın. Ancak cünüplük sebebiyle yıkanacağınız zaman, mestlerinizi çıkarın." (Tirmizî, Nesai, Ahmed bin Hanbel)
Hz. Cabir radıyallahu anhu buyuruyor ki: "Bir sefere çıkmıştık. Bizden birisinin kafasına bir taş isabet etti. Sonra ihtilam oldu, arkadaşlarına: 'Teyemmüüm etmek konusunda benim için bir ruhsat var mıdır?' diye sordu. Onlar da; 'Sen su kullanmak imkânı ve gücünde olduğun için sana deyemmüm için ruhsat olduğunu sanmıyoruz' dediler. Adam ister istemez gusletti ve çok yaşamadı, öldü. Seferden döndüğümüz zaman, bu durumu Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi veselleme bildirdik. O da şöyle buyurdu: 'Onu öldürdüler, Allah da onları öldürsün! Bilmedikleri bir konuda kendilerine soru sorulunca, ne diye onlar da sormadılar. Şunu bilin ki ne söyleyeceğinizi bilmemenin çaresi soru sormaktır. O kimseye, teyemmüm yapması ve yarasının üzerine bir kez bez bağlayıp ondan sonra da orayı meshetmesi yeterdi."
Kaynak: Büyük İslam İlmihali
Muelif: Seyda Muhammed Konyevi (k.s) Hazretleri
|