Avcılık, Kitap ve Sünnet ile mubahtır. Ayet-i kerimede; "İhramdan çıktığınız vakit avlanabilirsiniz." (Maide; 2) ve; "Deniz avı yapmak ve onu yemek sizin için helal kılındı." (Maide; 96) buyrulmuştur. Peygamber Efendimiz sallallâhu aleyhi vesellem de; "Av, avlayanındır." buyurmuştur. 

Av, tabiatı icabı vahşi olup insandan kaçan, eti yenilsin veya yenilmesin, yabani hayvandır. Bu hayvanı avlamak da ancak bir hile ile mümkündür. Yabani bir hayvanı kaçamaz bir hale getirip elde etmeye "avlamak" denir.

Av hayvanları; etleri yenilenler, etleri için; etleri yenilmeyenler de kılları, derileri, yünleri, dişleri veya zararlarından korunmak için ya eğitilmiş köpek, pars, doğan, şahin, atmaca gibi hayvan vasıtası ile ya da ok, silah, bıçak, mızrak, kılıç gibi herhangi bir yaralayıcı alet ile avlanırlar. 

Bir av etinin yenilmesi için eğitilmiş hayvanı ava salan avcının; hayvan kesmeye ehil bir Müslüman ya da Kitap Ehli olması lazımdır. Eğitilmiş hayvanı ava salarken veya silah atarken Besmele'yi bile bile terk etmemesi lazımdır. Unutarak terk etmiş ise hükmen besmele çekmiş sayılır. Besmeleyi bile bile terk ederlerse o avın eti yenilmez, haram olur. (Bu konu, heniş olarak hayvanları kesme bölümünde açıklanacaktır.) 

Av, fıkhen eti yenilen ve avlanmaktan başka bir yolla elde edilmesi mümkün olmayan hayvanlardan olmalıdır. Ava, eğitilmiş hayvanı salan veya silahla buran avcının, av gözünden kaybolduktan sonra, durmaksızın onu elde etmek için araması lazımdır. 

Ava gönerilen eğitilmiş hayvana, eğitilmemiş hayvan katılmamalıdır. Zira mubah edici bir şeyle, haram edici bir şeyi bir araya toplamamak lazımdır. 

Demirsiz atılan okun, taşın, çamurdan kurutulmuş yuvarlak tanelerin, sırf ağırlığından dolayı yaralanmadan ölen avın eti yenilmez. Avcı tarafından bir taş ava isabet edip taşın keskinliği ile yaralanıp av hemen ölse, taş ağır olursa eti yenilmez. Hafif olursa eti yenilir. Çünkü taş ağır olunca, avı taşın ağırlığı ile öldürmüş olabilir. İsabet eden taş hiç yaralamayıp av hayvanı hemen ölürse, taş ister ağır olsun, ister hafif olsun, mutlak surette o avın eti yenilmez.

Avcı, ava kılıç ya da bıçak atıp kılıcın veya bıçağının arkası veya kabzası isabet edip avı öldürse, eti yenilmez. Zira av kılıç ya da bıçağın vurması ile ölmüştür. Onun için, avın ölümü, almış olduğu yaradan kesin olarak bilinirse, eti yenilir. 

Av hayvanının yenilebilmesi için sırf yaralanması yeterli değildir. Kan akması da şarttır. Ancak bazı âlimler; "Kan akması şart değildir. Çünkü eğitilmiş köpeğin kan çıkartması onun elinde değildir, ancak yaralayabilir." demişlerdir. Bazıları ise: "Yara büyük olursa, kan çıkması şart değildir. Yara küçük olursa, kan çıkması şarttır." demişlerdir. 

Kaynak: Büyük İslâm İlmihali
Müellif: Seyda Muhammed Konyevi (k.s) Hazretleri